Algımızdan süzülen her düşünce bizi yarına taşıyacak mihenk taşları adeta.
Sadece
bir gün içinde aklımızdan geçen yaklaşık 50.000 kadar düşünce ile baş etmemiz o
kadar kolay mı peki?
Üstelik
bu düşüncelerin %98'i bayatsa yani dün düşündüklerimizin aynısı ise?
Hele
hele bir de bu bayat düşüncelerin %80'i olumsuzsa işimiz gerçekten de zor.
Her
şey bir dalga etkisi yaratıyor.
Düşündüğümüz,
söylediğimiz, yaptığımız, inandığımız, seçtiğimiz ve olduğumuz her şey.
Ya
bir şeylere sebep oluyoruz; ya sil baştan yaratıyoruz, ya çağırıyoruz, ya seçiyoruz
ya da sabırla bekleyip kendiliğinden olmasına izin veriyoruz.
Gelin
tüm bu fikirleri bunu güzel bir animasyon filmi ile kalıcı yapalım.
Sadece
3 dakikalık bu kısa filmin ismi PIPER.
Diyaloğu
yok. Karakterlerin yüz ifadeleri ve nüanslı jestleri ise harika düzenlenmiş. Basit
öyküsü de bir o kadar güzel.
Başrollerde
yeni doğmuş yavruları ile balıkçıl anne kuş HERON ve sevimli minik köpek JOY
var.
Köpeğimiz
Joy, balık avına çıkan sahibi ile beraber denizdeki teknelerinde ve oldukça
mutlu. Birden Heron isimli anne balıkçıl kuş görünür. Teknede balık avlamak
için kullanılan solucan dolu kovaya yaklaşan kuş; Joy’un gözlerinin içine baka
baka bir solucanı kapar ve uzaklaşır.
İlk
olayda şaşkınlığına yenilen Joy, anne kuşun yeniden gelmesi ve bir kurtçuğu
daha gagası ile kapması üzerine havlar. Amacı sahibini olaydan haberdar
etmektir. Ancak sahibinden sessizliği bozduğu için azar işitir.
Bu
işe canı sıkılan Joy artık daha dikkatlidir. Anne balıkçıl yeniden göründüğünde
yine havlar. Anne kuşun gelişi, kurtçuk kapma girişimi, minik köpeğin her defasında
tekneyi sallayarak ya da havlayarak onu korkutmaya çalışması tekrar eder durur.
Her defasında sahibinden haksız yere
azar işitmek ise canını hayli sıkar. Bu nedenle anne kuşa duyduğu öfke giderek artar.
En
sonunda anne kuşu uçtuğu son noktaya kadar gözleriyle takip eder. Bir de ne
görsün? Gagasında kurtçukla uçan Heron, yuvasında ağızları açık şekilde
bekleyen aç yavrularını beslemiyor mu?
İşte
o tablo karşısında Joy utanır. Ön yargılarına yenik düştüğü için kendisine
kızar. Pişman olur.
Kendisini
affettirmek adına hemen kovadaki kurtçuklardan bolca alıp teknenin kenarına
koyar ve anneyi beklemeye başlar. Heron tekneye gelir. Kurtçukların tamamını
gagasıyla kapar. Yuvasına geri döner. Yavrularını sevinç içinde besler.
Bu
güzel tabloyu gören Joy yorgun ama mutludur. Yola devam ettikleri sırada, birden
başına atılan bir balıkla kafasını kaldırır. Gagasında bir dolu balıkla anne
kuş Heron tam karşısındadır ve hediye olarak avladığı balıkları ona getirmiştir.
Böylece
sahibinden kocaman bir aferin alan Joy, deniz keyfine yeniden geri döner. Bu kez
içi çok daha rahattır.
Kısa
filmimizin öyküsü bu kadar.
Hayatta
gün geliyor hepimiz birer Joy oluyoruz değil mi? Bir adım ötesine bakmadan,
soluklanmadan; peşin hükümle karar veriyoruz.
Son
söz mü?
Hiçbir
şey GÖRÜNDÜĞÜ gibi değil. UNUTMA!
Sevgiyle
kalın.
Belgin
ERYAVUZ
25.03.2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder