6 Ekim 2015 Salı

AURAMIZ RENGARENK OLSUN MU? (2/3)

Şimdi sırada bu muhteşem katmanların renkleri var.

Hepimizin aurası kendine özgü renklerde. Tamamen ruhsal yapımıza, karakterimize, olaylara yaklaşım şeklimize göre değişiklik gösteriyor.

Örneğin ŞİMDİ, şu ANda hangi ruh durumundaysak o renkler var etrafımızda.

Olumsuzluklar içimizi esir aldığında, korkular sardığında ya da öfkelendiğimizde auramızın rengini merak ediyor musunuz siz de?  

Uzmanlar bunun için bir fotoğraf tekniğinden yararlanıyor. 

Bir Rus mühendisi olan Semyon Davidovich Kirlian ve eşi Valentina tarafından geliştirilmiş bir teknik.

Dolayısıyla ‘’Kirlian fotoğraf tekniği’’ olarak anılıyor.

Bu teknik sayesinde, organlardan ve canlılardan yayılan eflüvlerin (partiküllerin) tespiti mümkün.

Hiç gülümsemeyen, yargılayan, esnek olmayan insanlarda bu renk çok soluk ve gri renkte. Kesikli olarak gözlemleniyor.

Neşeli, sevgi dolu, vicdan sahibi kişilerde ise kesiksiz. Parlak ve renkli.

Bu şahane değil mi?

Üstelik titreşimlerin boyutu güçlü olduğunda; neredeyse 30 metreye kadar ulaşıyor.
Her rengin bir anlam taşıdığını belirten uzmanlar; bu teknik sayesinde ruhsal durumumuzun, çakralarımızın ve bütünselliğimizin biraz daha net incelenebildiğini söylüyor.

Parlak kırmızı, yaşam gücünün ve azmin simgesi;
Parlak turuncu, fiziksel gücün ve iradenin;
Parlak sarı,  kaliteli zihinsel gücün;
Parlak yeşil, uyum ve anlayışın;
Parlak mavi, geniş ufkun;
Mor, ruhsal gücün;
Parlak pembe, merhamet, denge ve uyumun;
Kahverengi, işe aşırı düşkünlüğün;
Gri, durgunluğun ve donukluğun;
Siyah, yaşamı reddedişin;
Beyaz renk, kişisel bütünlüğün ve tamlığın simgesi.

İşte renkler kısaca böyle. Sonuçta farkındaysanız; düşük enerji, auramızı parlatamıyor bile.

Oysaki ışıl ışıl parlasa. Böylece, kendimizi çok daha iyi hissedeceğiz. Etrafımızda da hep enerjisi yüksek, aurası parlak insanlar olacak.

Değerine paha biçilemeyecek kadar KIYMETLİ bir alış veriş değil mi sizce de?

Neşeli, canlı, sıcacık insanlar kalp sevgilerini anında hissettiriyorlar. Nedeni bu rengarenk titreşimler işte. Benim en sevdiğim model bu galiba. Hiç tanımasam da o sevgiyi hissetmenin tadı hiçbir şeyde yok gibime geliyor.

Parlak ve renkli auralar sarsın etrafımızı. Sarsın ki bizler de adım adım onlar gibi olalım. (devamı 3/3’te)

Sevgiyle kalın.
Belgin ERYAVUZ

01.09.2015


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...