28 Ocak 2015 Çarşamba

BİREY OLMANIN MÜTHİŞ GÜCÜ

‘’İnsanoğlu bir gün, virgülü kaybetti. Söyledikleri birbirine karıştı. Noktayı kaybetti ardından. Düşünceleri uzayıp gitti, ayıramadı onları. Ünlem işaretini kaybetti bir günde. Sevincini, öfkesini, bütün duygularını kaybetti. Soru işaretini kaybetti bir başka gün. Soru sormayı unuttu. Her şeyi olduğu gibi kabul eder oldu. İki noktayı kaybetti bir başka gün. Hiçbir açıklama yapamadı. Hayatının sonuna geldiğinde; elinde sadece tırnak işareti kalmıştı. İçinde de başkalarının düşünceleri vardı yalnızca.’’

Çağımızın ünlü yazar ve ressamlarından Rus kökenli Alex Kanevsky‘e ait bu satırlar.

Özgürlüğünü kaybetmiş, korkular içinde yaşayan, KENDİ KALP sesinden ziyade; çevresindekileri dinleyenlerin durumunu ne güzel özetliyor.

Önceliğin kendimizde olduğunu, duygu ve düşüncelerimizle değerli birer varlık olduğumuzu hatırlamadığımız sürece; tüm noktalama işaretlerini kaybedeceğiz. Dolayısıyla duygu ve düşüncelerimizi de.

Oysa birey olmanın gücü MUHTEŞEM.

Ne yapıp edip bu gücün farkına varmamız gerek diye düşünenlerdenim.

Hepimiz kocaman bir zincirin halkalarıyız. Bir şekilde birbirimizle bağlantı halindeyiz. Bu anlamda her birimize düşen görev, donanımlı birer birey olmaya çalışmak. Sıradan bir kişi olmanın çok ötesine geçmek.

Çoğumuz kişi ile bireyi aynı kabul ediyoruz. Gerçek tanımlarını bilmediğimiz için belki de.

Uzmanlar hepimizin doğduğu anda KİŞİ olarak kabul edildiğini; BİREY olabilmek içinse zihinsel, ruhsal, duygusal anlamda olgunlaşmamız gerektiğini belirtiyor.

Birey;
*Sadece aklı ile değil; vicdanı, kalbi ve saygısı ile tam bir bütün.
*Bakış açısı alabildiğine geniş, insanlık yanı ağır basıyor.
*Kendine özgü niteliklerini sevgiyle harmanlayıp herkes için kullanmasını biliyor.
*Kaliteyi yaşam biçimi haline getirirken; zarafetin çizgisinden ayrılmıyor.
*Öz irade ve öz güven sahibi.
*Öz sorumluluk almaktan korkmuyor.
*Gerçekler karşısında ne yapacağını biliyor.
*Korkularına yenik düşmeyi sevmiyor; mücadeleye her dem hazır olması gerektiğinin bilincinde.

Her biri harika özellikler, öyle değil mi? Eksik yanlarımızı tamamlamak, var olanları daha da güzelleştirmek gerek. Üstelik tüm bunları sevginin o tılsımlı gücüyle yapabiliriz.

Siz ne dersiniz? Yeter ki kalpten isteyelim.

Birbirimize sevgi ile kenetlendiğimizi; saygı ile de zincirimizin pasını aldığımızı düşünüyorum. Toplumu oluşturan sıradan kişiler olmaktansa, birey olup kendimize has yaratıcılığımızla fark yaratmamız lazım.

Her birimiz özeliz. Her birimizin kendine has öyle güzel nitelikleri var ki… Ah bir fark edebilsek, ah kıskançlıkları bir yana bırakıp alkışlamayı öğrenebilsek. Başardıklarımız karşısında biz bile hayrete düşeceğiz eminim ki.

Kararlarının arkasında cesurca duran, naif, kaliteli yaşamı kendisine hedef koyan birer birey olmak öyle güzel ki. Tadını bir kez alsak, asla bırakmayacağız zaten.

Gelin gerçeklerle yüzleşme cesaretine sahip olalım. Korkmayalım. Ancak o zaman şartları kabul edip, değiştirme gücüne sahip olabiliyoruz. İnkar ederek kolaya kaçtığımızda ise korkular eşliğinde özgürlüğümüzü de kısıtlıyoruz. Sorumluluğu hep başkaları alsın istiyoruz.

Oysaki birey olmanın en temel göstergesi değil midir öz sorumluluk almak? Bahaneler ardına saklanmadan, başkalarını suçlamadan.

Kendimizi kandırmayalım. Hepimiz alabildiğine güçlü, hızlı, özgür, deneyimli, yetkili; ama bir o kadar da sorunsuz olmak istiyoruz. Yaptıklarımızın sorumluluğunu almayı reddediyoruz. Hal böyle olunca samimiyeti, esnekliği, dürüstlüğü, kendimize ve diğer canlılara saygıyı giderek kaybediyoruz. Buna bir son verip gayret göstermediğimiz sürece de; birey olmanın engebeli yollarında tökezliyoruz. Egomuzun baskın sesini kısalım artık. Bütünün hayrını gözetmeyi öğrenelim beraberce. Hem de bir an önce.

Şimdi yapmamız gereken şey hedefimizi belirlemek yani; odak noktamıza kaliteli birer birey olmayı koymak. Ardından da yürek sesimizle hareket etmek.

İşte o zaman tüm duyularımızla hedefimizi aydınlatacağımızı düşünüyorum. Gerisi artık biz fark etmeden gelen ve hedefimize kilitlenmiş adımlar, düşünceler olacak. Zor değil. Bu uğurda törpülenmemiz, değişmemiz gerekiyorsa da varsın olsun. Ben bu çabaya değeceğine ve hepimiz için değerli bir yol olacağına inanıyorum.

Donanımlı ve kaliteli bireylerin el ele verdiği bir dünya hepimizin olsun dileğimle. Güzelliklerin devamı, umut dolu bir gelecek ve huzur için buna ihtiyacımız var.

Sevgiyle kalın.
Belgin ERYAVUZ

29.10.2014









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...